Aynı olduğumuzu hissediyorum, aslında aynı olduğumuzu o kadar biliyorum ki kazaklarını kaldırdığın raflarda saklamak istiyorum gözyaşlarımı da. Saklanmak istiyorum. Öyle güzel gittin ki ben gitmeyi ustasından öğrendim derim hep. Ben giderim çoğunlukla, öyle güzel öğrettin ki eriyen adam, karı saklayamayız. Karın babamın dizlerine geldiği Ankara aralığını kaybettik biz tropikal oldu özlemlerimiz. Ve ben kazaklarını ıslatmak istiyorum başımı yaslayıp yaslayıp. Babamı özlediğimi söylemek istiyorum sen bilirsin ki babam hala hayatta. Emin olamadığımız bir hayat onunkisi. Babasının kızı olmuşum desem inanırsın, ben sana yaşlı bir yıldızım desem inanırsın. Ben senin yıldızınım, kazakların kara delik.
Adaçayı döküldü günlerimin üstüne, üstelik günlük de yazmıyorum artık. Sevgili günlük diye başlamıyorum cümlelerime ama sık sık düşünüyorum. İnmem gereken durağı kaçırmış da Tarlabaşı'nda uyanmış gibiyim. Düşünüyorum, düşünüyorum. Grizu'nun dediği gibi bütün bunlar düş. Bütün bunlar yüzyüzeyken konuşulması gereken şeyler.
Comments
Post a Comment